13.

A-Sigaranın kapalı yerlerde yasak edilmesi insanlığın kaç yılını aldı?

B-Bu mantıktan hareketle fert ve toplum olarak; sokakta giyim, davranış, konuşma, eylem…vb her şeyimizle, çevremizdekileri farkına varmadan;küfre, tahrike, edepsizliğe…vb itmiş olabilir miyiz?

C-Sokaklarda ve kapalı yerlerde istenmeyen davranışlarımızın sınırları gerekçeli olarak nereye kadar olmalıdır?

İpucu;aşırı parfüm, başkasını tahrik edici sokakta;erotik giyinmek, yeme, içme…vb her şeye insanların dayanma sınırlarını zorlayabileceğini düşünün.

-Tez canlı, maymun iştahlı insan fıtratlarını düşünün

-Yoksulları özendirici, tahrik edici olunabileceğini. düşünün. Çözümler önerin. Örneğin sokakta sevgi ahırları ve haralarını inşa ederek çözümler düşünün.

 

C.13.A.100-200 yılını almıştır herhalde.

    B.Evet

    C.Ceza ve yaptırımlar olursa önüne geçinebilir. Örneğin küfreden birine ikamet ettiği sokağa temizlettirebilir ya da para cezası veya topluma ahlaki yönden zarar verdiği için3 gün evden çıkmamam cezası gibi... Müge TEKİN

 

C13.A. Sigaranın kapalı yerlerde yasak edilmesi insanlığın 200 yılından daha fazla bir zaman almıştır. Sigara ilk çıktığından bu güne kadar sigara içenlerin sayılarının gittikçe artması ve bununla beraber teknolojinin gelişerek eskiden günümüze doğru olarak hem insanın kendisine hem de çevresindeki diğer insanlara zararları çok olduğundan günümüzde kapalı yerlerde tam anlamıyla yasaklanmıştır.

 

B.İnsanların giyimleri, konuşma, davranış ve eylem. Vb gibi durumlarda çevremizde farkına varmadan fert ve toplumlarda küfür, tahrike ve edepsizliğe itmiş olurlar. Örneğin bir bayanı’nın gereğinden fazla erotik giyinmesi toplumlarda bulunan fertlerin cinsel dürtülerini bilinçaltına almaları zorlamasına sebep olabilir bununla beraber küfür ve edepsizliğe maruz kalabilirler. Bunun için insanların giyimleri, davranışları, eylemleri ve kişilikleri dikkat edilmesi dikkat edilmese kötü davranışların ortaya çıkmasını sebebiyet verirler.

 

C.Sokakta veya kapalı yerlerde istenmeyen davranışların sergilenmesi o toplumda bulunan bireyleri ve yeni yetişecek nesillerin çok kötü yönde etkiler. Örneğin maddi durumu iyi olan bir çocuğun sokakta yiyecekleri maymun iştahla yemesi dır .durumu iyi olmayan çocukların canlarının çekmesi sokakta sevişen sevgililerin çocuklara ve gençlere yanlış örnek olmaları. Bunların giderilmesi için bu gibi kişilere şehirden uzak yerle veya kafe ler de yapmaları daha uygun olur. Bana göre bu durumdaki birey veya çocukların iyi bir aile ve okulda peygamber ahlaki çerçevesinde eğitim verilmeleri lazım ki bu durumlar ancak böyle önlenilir. Mehmet PARLAK

 

C13.A- Sigara içildiğinden bu yana sigaranın kapalı alanlarda içilmesinin sağlığa özellikle içmeyen insanlar için ciddi anlamda rahatsızlık verdiğini çok uzun yıllar sonra toplum olarak anladık ve bunun uygulamasını hayata geçirdik.

       B- Sokak insanları bir arada olduğu açık mekânlardır. Bu mekânlarda hareketlerimize dikkat etmemiz gerekir. Tahrik edici insanların iştahlarını kabartacak hal ve tutumlardan uzak durmalıyız. Yoksa farkına varmadan küfre, edepsizliğe, tahrike insanları itmiş oluruz. Örneğin imkânı olmayan insanları göz önünde bulundurarak sokakta yemek vb gıdaları tüketmemeliyiz. Giyimimizle insanları tahrik etmemeliyiz.

 

       C- Sokaklarda ve kapalı alanlardaki davranışlarımızı sınırları insanların nefislerini harekete geçirmeyecek düzeyde olmalıdır. Ömer ERDEMİR


C.13
A)Sigaranın kapalı alanlarda yasak edilmesi deme yelimde sigara insanlarda bir şey bırakmadı ki..

       B)Eski çağlarda insanların (bayanların) türbanlı olması erkeklerin tahrik edilme duygularını harekette geçirecek kadar etki olmamakla beraber toplum gelenek ve göreneklerine biraz da olsa saygı duyulurdu. Fakat günümüzde erkek-kadın ilişkilerinin açık olup sokakta erotik davranışlar sergilemeleri bir nevide insanlığı köreltmiş batılılığa sürüklemiştir.

       C)Sokaklarda veya kapalı alanlarda kadın erkek ilişkilerine dikkat etmek gerekir. Toplumun ahlak kurallarına saygılı olmak gerek. Tabii bazı kendini bilmezler olsuda onlar için tabiri caizse âşık ahırları da yapmak gerekir. Abdülkerim PINAR

                                                                                                                                                                                                          

C-13.   A.  İnsanlar uzun bir zamandan beri kapalı yerlerde sigaranın içilmemesi gerektiğini söylüyorlardı, ancak bu pratiğe geçene kadar çok uzun uğraşlar vermiştir.

           B.  İnsanlar bazen nerde nasıl hareket edeceklerinin farkına varmazlar. Düşünmeden veya anlık duygularla hareket ettikleri zaman çevrelerine ne gibi olumsuzluklar yaydıklarının farkında olmayabiliyorlar.

           C.  Bu davranışlarımızın sınırları karşıdaki insanın tahammül sınırlarını zorlamayacak seviyede olmalıdır. Çünkü insanların tahammül sınırları zorlanırsa kendine hâkim olmayabiliyor ve onu farklı yollara baş vurmasına sebebiyet verebilmektedir. Fevzi KAYA

 

C.13 A) insanlığın bir ömrünü aldı.

        B) Bulunduğumuz ortamdan bilerek veya bilmeyerek nahoş davranış ve hareketlerde bulunmuşuzdur.

       C) karşımızdaki şahısları rahatsız etmeyecek şekilde sınırlı olmalıdır. Abdulbaki CAN

C.13. A) Sigara ilk Fransa’da 1556’da kullanıldı. Sigaranın kapalı yerlerde yasak edilmesi ilk olarak Hitler’in Nazi Almanya’ sın da 1940’lı yıllarda uygulanmıştır. Yani insanlığın yaklaşık olarak 400 yılını almıştır.

           B) Tabiî ki de neden olabiliriz. İnsanların neye ne tepki vereceğini az çok herkes tahmin ediyordur, o yüzden ona göre davranışlarımıza dikkat etmeliyiz.

           C) Her zaman her yerde davranışlarımıza dikkat etmeliyiz bunun sınırı yoktur. Büşra AKAN

 

C.13- A-İnsanlık tarihinden bugüne kadar

B-İnsanda nefis ve şeytan vardır.  İnsanların zaaf damarlarını düşünerek hareket etmek lazım.    Osmanlı devletinde ihtiyacı olanlara vermek için sadaka taşları yapılmış ve bunlar şehir dışlarına konmuş ki ihtiyacı olan alırken millet görüp de mahcup olmasın. Bundan dolayıdır ki ecdat vakıf müessesini çok iyi işletmiş böylece veren alanı alanda vereni bilmeyeceği için bir mahcubiyet veya başa kakma olmayacaktır

C-İnsan sınırsız özgür değildir ve olmamalıdır. Zira bizim anlayışımızda bir insanın hürriyeti diğer insanın hürriyetinin başladığı yere kadardır.Eğer biz dinin emirlerini layığı ile uygularsak üstünlüğün para,makam,şan ve şöhretle değil Allah’a yakınlıkla olduğunu anladığımızda olur.Zengin fakirin kendi üzerindeki hakkını zekat kurumu ile tam olarak alabilirse ekonomik sıkıntı kalkar.Yönetici tebaasının sorumluluğunu hakkıyla bilirse ve herkes kalbine bir polis koyarsa meseleler çözülür.Mesela;Hz. Ömer’in kenarı Dicle de bir kurt kapsa kuzuyu adli ilahi Ömer’den sorar onu mantığı.Yeri geldiğinde başı kıvır kıvır olan Hz. Bilal’ın  Peygamberimizin yanında çok Mekke büyüğünden daha büyük olması Fatma ŞANVER

                                                                                                              

 

C.13 A) İnsanlığın bir ömrünü aldı.

        B) Everendeki her olgu diğer olguya bağımlı ve süreklidir.

        C) Yanımızdakinin, karşımızdakinin özgürlüğünü kısıtlamayacak ve onu rahatsız etmeyecek bir noktaya kadar olmalıdır. Mesut ÖZKOL

 

C.13A. Uzun bir süreç oldu.

           B.Evimizin dışında sosyal hayatın her alanındaki hal ve hareketlerimiz, giyim kuşamımız diğer insanları da etkiler. Bu davranışlarımız bazı insanları tahrik edebilir ve toplum için çöktürücü nitelik taşıyan veya infiale yol açan bazı durumlar gelişebilir.

           C.Biliyoruz ki bizim özgürlüğümüz, başkalarının özgürlünün başladığı yerde   bitiyor. Onun için hal ve hareketlerimizi gerçekleştirirken duygudaşlık kurmalıyız. Başkalarının bize yapmasını istemediğimiz davranışları başkalarına yapmamalıyız. Suat MENTEŞE

 C13. A-

B-Evet itmiş oluruz ve olmaktayız.

C-Bu konuda İslam’ın koyduğu sınırlara uyarsak hiçbir problem çıkmaz, örneğin kadının dışarı çıkarken parfüm sürmemesi bize ipucu verecektir. Başkalarını özendirecek kadar lükse dalmak gücü olmayanların aynı lüksü gayri ahlaki yollardan elde etmeye çalışması şeklinde zuhur edecektir.Havva SEVENCAN

C13.A- Sigaranın kapalı alanlarda yasaklanması insanın ömrünü almıştır.

B- Fert ve toplum olarak; insanların giyimine saygı duymak gerekir. Fakat bizim fıtratımızı zorlayacak bir giyinme tarzına da tepkimizi ortaya koymayı bileceğiz.

C- Sokaklarda yapılan edepsiz davranışlara seyirci kalmamamız gerekir. Sokaklarda insanlar rahat dolaşabilmelidir. Kapalı alanlarda insanlar iyi vakit geçirebilmeli. Bu alanlarda edepsiz bir davranışın olmaması için gayret etmek gerekir. Tahir BALZAR

C13.A.Sigaranın kapalı alanlarda yasak edilmesi insanlığın yaklaşık olarak 500 yılını aldı.

       B.Evet dışarıda abur cubur yemek yenmeyeceğini ve yenildiği zaman başkasının tahrikine sebep olunacağını ve dışarıda erotik giyinilmeyeceğini bilmeliyiz.

       C.Herkes kendi egosuna sahip çıkmalıdır. Emrullah AKTAN

           

C13.a)Asırlar sürdü yeni bilinçlendik.                                                                                                                                                                                                                 
       b)Sadece çevremize biyolojik zarar söz konusu değil.Giyim,yemek,içmek gibi davranışlarımızla insanlara nefsine zarar vermişiz.                                                              
       c)Her şeyin bir sınırı vardır.bu uygulamalar karşımızdakini tahrik etmeyecek nitelikte olmalıdır.Ahmet KORKMAZ

 

C13.

A:Bence ilk icat edildiğinden beri.

B:EVET.İnsanların giyim tarzları bir çok insana göre değişir.Bunu zaman mekan belirler.Yetişme tarzları belirler.Örneğin sokakta erotik giyen bir bayan kimseye aldırmadan gezinmesi aksi hare- ketlerde bulunması insanları tahrik eder..Tepkilere yol açar.Kime hakaret eder kimisi de faydalanmak ister. bilinç altındaki tüm kötü duyguları açığa çıkarır. insanlar arasında gruplanmalar ortaya çıkar.

C. Toplumun kurallarına göre manevi duygularıyla dalga geçmeden etik kurallara göre Ahmet CİHAT ÖNDEK 

                                        

C.13) A. Sigaranın yasak edilmesi çıktığı günden bu yıla kadar gecen süremizi aldı.

B. Sokakta giyim, davranış, konuşma, eylem… Vb her şeyimizle çevremizdekileri tahrik ettiğimiz bir gerçektir. Çok fazla koku sürmek başkalarını rahatsız ve tahrik eder.

C. sokakta ve kapalı yerlerdeki davranışların karşıdakileri veya sokaktakileri rahatsız ve tahrik etmeyecek şekilde olmalıdır. Çok lüks yaşarsak yoklukla boğuşanları düşünerek yaşamak gerekir. Sokakta veya başka yerlerde sevgi ahırları üretirsek bir kısmı belki evcileştiririz ama geri ye kalanları ne olacak bu yüzden bunu yerine topluma peygamber ahlaklı bireyler yetiştirmeliyiz. Metin BOR

                                                                      

C.13.A.Sigara var olduğu günden  beri son birkaç yılı saymazsak herhangi bir yasaklamaya tabii olmadan  20.yy’ın son on yılına kadar her mekanda serbest olarak tüketilmiştir.

        B.Bu olasıdır.Çünkü  birey kendisini topluma göre hareket etme mecburiyetinde hisseder ve bunu da hayatının tüm yaşamsal noktalarına  enjekte eder.Bunu yapmaması halinde başına gelecekler konusunda bilgisi vardır az çok.Demokrasi adı altında verilenler içerisinde herkesin istediği şekilde davranması giyinmesi farklı bir düşünce sistemine sahip olması yoktur çünkü.Sonuç olarak yaşadığımız din çerçevesinde bu şekilde davranmak çevremizdeki insanları edepsizliğe ve küfre iter.Ama nedense biz bunu fark etmeyiz!

       C.Davranışlarımızın sınırları toplumun özgürlüğü nün alabildiğince  uzak kısımlarına kadardır.Aşırıya kaçmamak koşuluyla yapılan her şey toplumda hoş karşılanabilir.Ancak  bu sınırları empati kurarak ne ölçüde yapacağımızı önceden kestirerek yapmak bence en mantıklı çözüm gibi görünmektedir. Ali İhsan AYDINOĞLU

 

C 13) A. İnsanlık tarihinin birçok asrını almıştır büyük ihtimalle de bazı toplumlarında bircok asrını alacak gibi görünüyor.

 B. giyim ve kuşamlar bir toplumun örf ve adetlerine aykırı ise ve başkalarının göz iştahını kabartıyorsa tabiî ki tahrike, edepsizliğe iter.

 C. bu sınırlar örf ve adetler çerçevesinde başkasını hakkına el atılmadığı, başkasının hakkını kısıtlanmadığımız sürece sınırsızdır. Abdurrahim DOLAŞMAZ