78.Doğal demokrasi çoğunluğun arakasına gizlenmiş; veto imparatorluğunun yandaşları kapitalistlerin padişahlığıdır. Arda kalanları da birer ulusu azınlıklara padişah kılarak-tayin ederek azınlıkları padişah kıldığı ulusa/lara kışkırtarak apışıp kalan toplumlar besi yeri olarak kullanılmaktadır yada her şeylerini veto imparatorluğuna tarla etmektir. Ortaya çıkan geri dönüşümsüz , kangrenleşmiş yakın ve düşman toplumları kültürel-ekonomik olarak rahat asimile ederek geleceğin büyük toplumların inşasında yapıtaşları olarak kullanmaktır. Önermesini gerekçeli eleştiriniz.

İpucu;özellikle toplumları bir birine geri dönüşümsüz düşman kılmak için "Bir zamanlar ulus padişahlığını yayan ve yeşil ışık yakan güçler şimdi azınlıkları cesaretlendirip göz kırpıyor" farkındalığını anlamaya çalışın.

 

C.78 Günümüz yaşamanda güçlü olan devletler kendinden başka devletleri birbirine kırdırarak çıkar elde etmektedir. İki devletin birbirine savaş aştırıp hem de iki devlete silah satarak ekonomik gelirde ve de iki devleti birbirine güçsüz leşleştirmesine de yol açarak sürekli sömürgecilik kurmaktadır. HÜSEYİN KAKCI

 

C.78 Maalesef bu toplumları ve kobay olarak kullandıkları azınlıkları görebiliriz. Bunlar çok büyük tarihsel oyunlardır. Bu oyunlar toplumların bozulmasına, yozlaşmasına, kültürlerini, dillerini ve inançlarını kaybetmelerine yol açar. Maalesef bunun parçası olan toplumlar üzerindeki bu sinsi planların nereye gittiğini, nelere mal olacağını düşünemeyecek kadar körleşmişlerdir. Bu oyunlara düşmeyecek bir siyasi iradeye, bilimsel bir topluma ve benliğini kaybetmemiş insanlara ihtiyaç olduğu göz ardı edilemez. Sinan BAŞAR


C.78
Toplumları birbirine geri dönüşümsüz düşman kılmak için böyle devletler bir yandan büyük devletleri desteklerken diğer yandan bu devletlerin azınlıklarını destekleyip bu devletten her yünde menfaat sağlamayı amaç edinmiştir. Mehmet ÜÇDAĞ

 

                                                                                                                        

C.78 İmparatorluklar illaki büyük olmak istiyorlarsa bunu yapabilmek için küçükleri ezmek, asimile etmek, haklarını elinden almak çok yanlış bir düşüncedir. Ve yeni zayıf devamlı kendisi ile uğraşan oluşumlara gebedir. Bunların aksine onları kazanarak değer vererek gücüne güt kamalıdır. Osmanlıda  bu şekilde küçük küçük üniter yapılardan oluşuyordu ve dünyaya 600 yıl hükmetti.. Havva AKGÜL

 

C.78 Toplumları birbirine geri dönüşümsüz düşman kılmak için böyle devletler,bir yandan büyük devletleri desteklerken diğer yandan bu devletin azınlıklarını destekleyip bu devletten her yönden menfaat sağlamayı amaç edinmiştir.Bayram KARAÇINAR

 

C.78 Bu yeryüzünde dura gelmiş ve sürekli postunu değiştirerek insanlar ve toplumlar arasında kargaşa çıkartmak için süregelmiş dünyanın değişmez bir oyunudur. Sadece oyuncular değişir.Şahin CEYHAN

 

C.78 Böyle toplumlar menfaatleri doğrultusunda, bir yandan ulus devletlerini desteklerken diğer yandan azınlıkları desteklerler. Ümit MEMİŞ 

 

 

C.78 Doğal demokrasi altında insanların özgürlük ve hakları kısıtlanmaktadır. Aslında doğada gösterilen güç gösterisine benzemektedir. Güçlü olanın sözü geçer şeklindedir. İnsanlar bunu aşmalıdır. Büyük bir topluluk içinde yaşayan bir gurubun istediği şekilde değil kendi istekleri şekilde yönetilmelidirler.                                                                                                               

                                                                                                                      Hakan YILDIRIM  

 

C.78 Demokrasi rejimi aslında çoğulun azınlığın haklarını gözeterek devleti yönetmesi demektir. Ancak demokrasideki politik faaliyetler yalan ve aldatma kökenli unsurlar olduğundan toplumsal gidişata çok hızlı değişim oluşturabilir. Bu nedenle devlet yönetimi politikasız demokrasi olmalıdır.

                                                                                                        Halit KIRIKTAŞ

 

C.78 Bir ulusun padişahlığını yayan ve yeşil ışık yayan güçler, zamanı geldiğinin de büyük imparatorluklar kurmak için ulus içindeki azınlıkları cesaretlendirip kışkırtarak bu azınlıkları kuracağı imparatorluklar için yapı taşları olarak kullanırlar.

                                                                                                          Fatih TEKİN

 

C.78. Toplumlar karşılarında ki toplumlara ya da devletlere diyelim kendi menfaatlerine nasıl uyarsa öyle davranırlar, doğruluk dürüstlük olmadığı için bugün yanında görünse de yarın karşısında olabilir. Dilek AKMAN

 

C.78 Bireyleri kendine köle edip, en ufak şeyde kölelerin arkasına saklanmak

 

 

 

C.78 önce tek yönetimi öne sürüp başa gelen ve yönettiklerinin arkasına sığınanlardır.

                                                                                                                     NİGAR ÖZTELLİ

 

C.78 Bu önermeye katılıyorum bence red edilecek bir yanı yok.     NAFİH ASLANCI

 

 

 

C.78 Doğal demokrasiler de hep çoğunluğun istek hevesleri gözlenir,azınlık toplumlar  ise hep çoğunluğun birer oyuncağı olmuştur.çoğunluk azınlıkla isteği ve keyfi doğrultusunda kullanır,küçük toplumları birbirine düşürmek sonra kenara çekilip onları seyretmek adeta onlara zevk verir.tabi bunu yapabilmek için yani emellerine ulaşabilmek için önce sahte demokrasi lafları ile önce küçük toplumları cesaretlendiriyorlar.

                                                                                                    Emine UĞUR

 

C 78 Günümüzde doğal demokrasi sığırları  sözde medeniyet kağnılarını sırtlarına alıp boyunduruğa zavallı bir ulusu arkasına da güçsüz bir azınlığı alır ve ulusal rant yolunda ilerler.Yol boyunca kendisini çoğunluk olarak gören azınlık kendisini lider bilen ulusu kamçılar durur.Uçurumun kenarından geçerken sığır (öküz) bir hamleyle kağnıyı ve mürettebatını aşağı atar.Böylece rant yolunda yükten kurtulur ve hayatta kalır. Şaban ADAŞ

 

C.78 Evet maalesef demokrasi adı altında istediklerini yapmaktadırlar. Nihal GÜLÇEK

 

 

C.78 Doğal demokrasi gizli padişahlıktır. Sözde demokrasi propagandası yapıp, gizliden kendi saltanatlarını sürmektedirler. Çaktırmadan toplumu kutuplaştırıp, ikilemler çıkarıp emelleri doğrultusunda kullanmayı oldukça zekice saymaktadırlar. Küçük ayrılıklar o kadar büyük hale geliyor ki  sorunlar aşılamayacak boyuta gelmektedir. Bu sorunlardan nemalananlar perdenin arkasında gülmekte, toplumun huzursuzluğu için ise vicdanları asla sızlamamaktadır. Kardeşleri birbirine düşürüp toplumda ikilem çıkarmayı marifet saymaktadırlar. Sinem DEMİR

 

C.78 Topluma ve insanlığa değer vermeyen topluluklar en kötü topluluklardır. Celal ŞAKAR

 

C.78 Toplumu ve insaniyeti hiçe sayıp, insanlara sürü gözüyle bakanlar en bedbaht kişilerdir. Bu tür Devletler de, insaniyetten mahrum devletler olmaktan kurtulamayacaktır. Milletin kesinlikle örülecek olan oyunlara gelmemesi gerekir. İsmet ALPYÜREK

 

C. 78 Demokrasinin olduğu ülkelerde normalde azınlıklarla yaşayan halk sayıları eşit ya da daha fazla olmalarına rağmen daha çok etki edebilirler. Ama hep çoğunluğun ülkeyi yönettiği sayılır. Hâlbuki azınlıkların sözü daha çok geçiyor.          ZEYNEP ERDOĞAN

C.78 Kapitalistlerim hüküm sürdüğü bu devirde böyle bir padişahlık tan söz etmek çok doğrudur. oysaki insanlar doğduklarında eşit değimlidir. Neden bunu yaşarken de sürdürmüyorlar.               Emrah TAN

 

C.78 Kendi özünden fedakarlık yapıp başkalarına boyun eğmektir. Temelinde anti demokratik bir uygulama vardır. Zehra Kut

C.78.Bunlar toplumu geren kişilerdir. Zaten önermede de denildiği gibi kangrenleşmiş derken;bunu kast ediyor çünkü; kangren olan el , ayak vb. uzuv kesilse de kesilmese de sorundur.Toplumdaki huzursuzluklar hem ekonomiyi hem de kültürü olumsuz etkiler maddi ve manevi bütün değerlerimizi panzehir eder.Mehmet Sebil KARACA

C.78 Çoğunluğun arkasına gizlenmek azınlığı yok saymak olacaktır kendin inkardır. Buda toplumları kangrenleşmiş yaralar oluşturmaya sürükleyecektir. M.Selim YALÇIN

C.78 Demokrasinin ne doğrusu nede hakkı olanı kalmış. Büyük ve yıkıcı devletler kendilerince bir yazı defteri çıkarmışlar. Her sayfaya da kendinde bir devlet çizmişler. Her devlete de kendince bir direk yapmışlar. Her direğe de oturacak bir kazma bulmuşlar. Bu kazmaların ellerine birer kürek, kazma, orak, şene... vermişler. Bunlarda kendilerini bir şey sanıp tarlayı biçiyorlar. Ama gelin görünki bu kazmalar sayfa yırtılınca yok olacaklarını bilmiyorlar daha. Hüseyin ŞERMET

C.78 Doğal demokrasilerde çoğunluğun arkasına gizlenmiş yöneticiler çıkarları için şartlar değiştikçe farklı yöntemler kullanmaktadırlar. Dinçer KÜÇÜK